14 Ocak 2012 Cumartesi

Adam yıllar önceden çözmüş de biz kıymetini bilememişiz!


Yine bir araştırma için büyük bir mesai harcadığım ve internetin dipsiz kuyularında kaybolduğum bir gün.
Orada, burada dolan, tıkla, oku, kopyala, klase et günü.
Defalarca giriş yaptığım ve incelediğim www.tomford.com 'a tıklıyorum.
Saatlerdir bilgisayar başında olmaktan halislerin ziyareti mi bilemiyorum ama bir anda aklıma geliyor.


Tom Ford aslında Süheyl Uygur'muş.


Alttaki resimler arasında 5 farkı bulun.



 




Kalite (Grafik başarısı)
Tarz (Bişey yazmaya bile gerek yok)
Kumaş (Süheyl Uygur'un ekibinde çalışan bir kızla tanışmıştım bir gün ve maceralarını anlatmıştı. Aman Allahımmmm...)
Kesim 
ve tabi ki Tom Ford

Başka da bir fark yok tasarım ve modadan anlamayan benim hanzo insanımın gözünde.

Tom Ford'un ticari ve tasarımsal başarısını tartışacak değilim. 70'leri, Gucci zamanlarından itibaren her sene yeniden yorumlayarak tekrar satıyor. Adam o döneme ait bir film bile yaptı daha ne yapsın!

Süheylciğim Uygurum naptı? Bir fikir yakaladı, Türk insanına İtalyan eğlence programalarının kötü bir kopyasını yaptı. Onun yerine dersine iyi çalışıp, bu fikri İtalyanlara satsaydı (hayal kuruyoruz şurda) neler olurdu tahmin bile edemiyorum :)

Sonuç olarak, Tom Ford benim için iyi hazırlanmış bir votka-martini ise Süheyl Uygur şalgam suyudur. Pek aramam ama birinin aklına geldiğinde de kana kana içerim. İkisini de severim.



NOT: Süheyl Uygur'un programının yayınlandığı dönemlerde internet bu kadar yaygın olmadığı için kendisine ait ne yazık ki sınırlı sayıda görsel bulabildim.Kim bilir daha neler vardır?

Yazarken Süheyl'i hep Süheyla yazdım  ne kadar zor bir isim!

Ha Tom Ford'un tasarımlarını giyer miyim?

Valla pembe don giymem diyip giymek de var, 40 yaş sendromuna girip ortalarda maymun gibi dolanmak da!
Yiğitliğe pok sürdürmemek için hiç bu tartışmaya girmeyelim ve her tasarımı, zamanı gelene kadar bir köşede saklayalım.


Ayrıca 70lerin sonunu yakalamış biri olarak en sevdiğim aktivite 4 tekerlekli paten, en sevdiğim grup da Earth and Fire, en sevdiğim film de Neşeli Günler'dir.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder