17 Ocak 2012 Salı

Taşın Altına El Koyma Vaktidir

Artık taşın altına elini koyma zamanı
Vogue ve Akbank'ın organize ettiği Oscar Modası yarışmasına ben de alttaki tasarımlarla katılıyorum.

Kendi hakkında yazınca insan nasıl da mülayim oluyormuş belli değil!!
Sevdiyseniz destekler misiniz beni?

Oscart Deco,

Art Deco şıklığına güzel bir gönderme yapan Elie Saab'ın romantik tasarımı, Alexander McQueen'nin aynı tonlardaki çanta ve ayakkabıları ile günümüze taşınırken, Cartier'in klasik Art Deco elmas bilekliği kombinasyonu tamamlıyor.






Oscar gecesi için bir aksiyon klasiği.

Bond kızları için fütüristik dokunuşlu romantik Louboutin'ler, Badgley Mischka'nın straplez tasarımına eşlik ediyor. Çarlık ihtişamını vurgulayan Gilan küpe ve Sevan Bıçakçı yüzük, bir başka Bond filmi olan Goldfinger'ı anımsatan Alexander McQueen çanta ile tamamlanıyor.
 
Rusya'dan Sevgilerle...

https://apps.facebook.com/oscarmodasi/?islem=oyla&reqkid=458




14 Ocak 2012 Cumartesi

Adam yıllar önceden çözmüş de biz kıymetini bilememişiz!


Yine bir araştırma için büyük bir mesai harcadığım ve internetin dipsiz kuyularında kaybolduğum bir gün.
Orada, burada dolan, tıkla, oku, kopyala, klase et günü.
Defalarca giriş yaptığım ve incelediğim www.tomford.com 'a tıklıyorum.
Saatlerdir bilgisayar başında olmaktan halislerin ziyareti mi bilemiyorum ama bir anda aklıma geliyor.


Tom Ford aslında Süheyl Uygur'muş.


Alttaki resimler arasında 5 farkı bulun.



 




Kalite (Grafik başarısı)
Tarz (Bişey yazmaya bile gerek yok)
Kumaş (Süheyl Uygur'un ekibinde çalışan bir kızla tanışmıştım bir gün ve maceralarını anlatmıştı. Aman Allahımmmm...)
Kesim 
ve tabi ki Tom Ford

Başka da bir fark yok tasarım ve modadan anlamayan benim hanzo insanımın gözünde.

Tom Ford'un ticari ve tasarımsal başarısını tartışacak değilim. 70'leri, Gucci zamanlarından itibaren her sene yeniden yorumlayarak tekrar satıyor. Adam o döneme ait bir film bile yaptı daha ne yapsın!

Süheylciğim Uygurum naptı? Bir fikir yakaladı, Türk insanına İtalyan eğlence programalarının kötü bir kopyasını yaptı. Onun yerine dersine iyi çalışıp, bu fikri İtalyanlara satsaydı (hayal kuruyoruz şurda) neler olurdu tahmin bile edemiyorum :)

Sonuç olarak, Tom Ford benim için iyi hazırlanmış bir votka-martini ise Süheyl Uygur şalgam suyudur. Pek aramam ama birinin aklına geldiğinde de kana kana içerim. İkisini de severim.



NOT: Süheyl Uygur'un programının yayınlandığı dönemlerde internet bu kadar yaygın olmadığı için kendisine ait ne yazık ki sınırlı sayıda görsel bulabildim.Kim bilir daha neler vardır?

Yazarken Süheyl'i hep Süheyla yazdım  ne kadar zor bir isim!

Ha Tom Ford'un tasarımlarını giyer miyim?

Valla pembe don giymem diyip giymek de var, 40 yaş sendromuna girip ortalarda maymun gibi dolanmak da!
Yiğitliğe pok sürdürmemek için hiç bu tartışmaya girmeyelim ve her tasarımı, zamanı gelene kadar bir köşede saklayalım.


Ayrıca 70lerin sonunu yakalamış biri olarak en sevdiğim aktivite 4 tekerlekli paten, en sevdiğim grup da Earth and Fire, en sevdiğim film de Neşeli Günler'dir.